KONAKLI DÜĞÜN 10

İkişer tabak daha döner geldi ki ne siz sorun ne ben söyleyeyim. Üstünden dumanların çıktığı kavurma kuyruk yağı karıştırılıp odun ateşinde yavaşça pişirildiğinden daha çatalı saplar saplamaz dağılıyordu. Hatta o gece çoğu çorba içer gibi kavurmayı kaşıkla yedi.

Hele odun ateşinde pişen döneri görecektiniz o akşam. İs kokusunun hafif sindiği döner, kıpkırmızı kızarmış, pilavın üstüne konulduğunda, bir ağaç gölgesinde öğle uykusuna yatmış gibi süzülüyordu. Nebi biraz haddi aştıklarını muhtara şöyle belirtti:

-Muhtarım bize birer tabak yeter. Yazık, ziyan olmasın şu bi tabak dönerle, bi tabak kavurmayı geri gönder.

-Yiyin ulan bitecek tükenecek gibi değil kavurma ile döner!

-Allah razı olsun muhtarım. Ona şüphemiz yok bolcadır elbet senin her şeyin. Etin en iyisini kestirip, pirincin en kalitelisini ayıklatmışsındır ama biz ekmeği bu bellerden yiyoruz. 

-Nasıl yani anlamadım?

-Diyorum ki muhtarım yediğimize, içtiğimize dikkat etmek zorundayız. Kilo alırsak Allah muhafaza aç kalırız.

-Ekmeksiz yiyin ulan, ekmeksiz de kilo yapacak değil ya!

-Biz tükettiğimiz kaloriden fazlasını rakıyla, yediğimiz et ile fazlasıyla aldık muhtarım. Hatta o aldığımız fazla kaloriyi yakmak için birazdan sahneye çıktığımızda hesaplamalarıma göre yarım saat fazla oynayacağız.

-Ne hesaplaması, nereden hesapladın anlamadım?

-Telefonlarımızda uygulama var muhtarım. Günlük ne yediğimizi ne içtiğimizi yazıyoruz o da bize ne kadar hareket etmemiz gerektiğini söylüyor. Misal ben, önümdeki rakıyı içip tabaktaki eti yersem 248 tam tur bel kıvırmam, 164 kez gerdan kırmam, 16 kez takla atmam gerekecek. Bu da yaklaşık bir saat on beş dakika sürüyor.

-Yok, anasının nikâhı!

-İlk başta imam kıymışlar ama sonradan belediye de var diye biliyorum. Öyle değil mi Şeref ?

-Valla ben de öyle hatırlıyorum dayı. İlk imam ama belediye de olması lazım.

Muhtar ne konuştuklarına anlam veremeyince şaşkınlıkla sordu:

-Ne imamı Nebi, ne belediyesi?

-Uygulamayı yapanın nikâhını sormadın mı muhtarım?

-Yok, oğlum uygulamayı yapanın nikâhını neden sorayım?

-Madem öyle niye yok anasının nikâhı dedin?

-Ulan şaşırdığım için dedim, şaşkınlık belirtisi o !

-Anladım, öyle işte muhtarım. Yani uygulama böyle bize ne yiyip ne içmemiz gerektiğini söylüyor. Yapan da yazılımcı bir arkadaş, malum işsizlikten garibim köçek olarak çıkıyor.

-Köçekt de olsa adamlar çağa ayak uydurmuş, teknolojiyi ıskalamamışlar dedi muhtar sigarasına asılarak.